Fethiye Gezilecek Yerler Kapsamlı Öneriler

Her köşesinde güzel anılar biriktirdim arkadaşlar. Benim için Muğla Fethiye Ölüdeniz ayrı güzel, Kelebekler Vadisi ayrı güzel, Mavi tur ile gezdiğimiz hiç bilinmeyen cennet koylar ayrı güzel. Bizim oralara gelenler,  aynı Hindistan gibi : Ya aşık olur. Ya da nefret eder.

Aşağıdaki fiyatlar güncel olmayabilir. Malum, enflasyon !!!

Ama inanın bana, sizin için belki de Türkiye’nin en kapsamlı Fethiye tatil yerleri gezi yazısını aşağıda satır satır işledim. Aslında bu yazıya sığmayan daha çok yer var ama ben önemli yerleri seçip güzel rota çıkardım.

Bağlantılı yazılar ile sizi ilçe ve Fethiye çevresinde gezilecek yerlere de yönlendirdim. Umarım bu yazı, tatilinizde size iyi yol gösterici olur. Akdeniz ve Ege’nin birbirine kavuştuğu yere gezimiz başlıyor.

Fethiye nereye bağlı merak edenler için Fethiye, Muğla sınırları içinde 13 ilçeden biri. Akdeniz Bölgesi’nin batısında yer alıyor. Doğusunda Antalya, batısında Marmaris, Dalaman bulunuyor.

Muğla Fethiye haritası üzerinde görüldüğü üzere Türkiye’nin güneybatısında yer alıyor. Koyları, adaları, gezilecek yerleri ile zengin coğrafik yapıya sahiptir.  

Türkiye’nin en önemli turizm merkezlerinden biri olan ilçe, Muğla ilinin en kalabalık yeridir. Hatta Muğla merkezden bile daha kalabalık.

Yaklaşık 200.000 kişi yaşıyor bizim buralarda. Eskiden 50.000 kişinin yaşadığı ilçemiz, özellikle son yıllarda inanılmaz göç aldı. Bazen memurlar, bazen büyük şehirlerden bıkanlar misafirimiz olmaya başladı.

Ev fiyatları da diğer çoğu turistik şehre nazaran % 20-30 daha uygun. O yüzden insanlar temelli yaşamasalar bile, yazlık alarak burayı 2. memleketleri olarak görmeye başladılar.

Fethiye’ye Ulaşım

İstanbul Fethiye uçak ile gelmek istiyorsanız, hem Dalaman Havalimanı hem de Antalya Havalimanı’na giderek ulaşım sağlayabilirsiniz. Ama tabiki en uygunu Dalaman Havalimanı olacaktır.

Havalimanından Havaş ve ya Muttaş servislerini kullanabilirsiniz. Kişi başı 15 TL ücreti var.

Servisin saatlerini ve güzergahlarını da buradan görebilirsiniz.

Dilerseniz şahsi arabanız veya rent a carlardan kiralayacağınız arabanız ile de şehir merkezine varabilirsiniz. Bence, eğer bu bölgeyi güzelce gezmeyi planlıyorsanız fethiye araç kiralama yapın daha rahat edersiniz. Şu Siteye tıklayarak tüm araç kiralama şirketlerini ve fiyatlarını tek tek görebilirsiniz. İnanılmaz kapsamlı ve detaylı sitedir.

Bu arada, Antalya Havalimanı ile merkez arası ise yaklaşık 195 kilometre ve hemen hemen 2,5 – 3 saat sürüyor.

Havalimanından gelirken Antalya, Fethiye otobüs firmalarını tercih edebilirsiniz. En uygunu bu otobüsler oluyor. Neredeyse her saat fethiye otobüs bileti bulabiliyorsunuz.

Uçak ile gelecekseniz, önceden biletinizi almaya bakın. Sonrasında uyguna bilet bulmanız zorlaşıyor.

Fethiye uçak bileti almadan önce mutlaka“En ucuz uçak bileti nasıl bulunur ” yazımı okuyunuz.

Fethiye’ye karayolu ile ulaşım nasıldır ?

Buralara hemen hemen her yerden otobüs ile ulaşabilmek mümkün.  Fethiye otogar şehrin tam kalbinde yer alıyor. Buradan neredeyse tüm mahallelere ve semtlere kolayca dolmuş bulunabiliyor. Eğer otobüsle gelecek olursanız, tek yön olarak :

• İstanbul, Fethiye otobüs bileti fiyatı 110 TL’ye
• İzmir, Fethiye arası 65 TL’ye
• Ankara, Fethiye otobüs 100 TL’ye
• Bursa’dan da 90 TL’ye ulaşım sağlayabilirsiniz.

Fiyatlar bayramlarda, tatillerde ve özel günlerde artabiliyor. Bu yüzden erkenden bilet almanızda fayda var.

Fethiye’de şehir içi ulaşım nasıldır ?

Gelelim bana en çok sorulan “Geldik diyelim. Araba kiralamasak olur mu ? Ya da arabayla gelmezsek rahat edemez miyiz ? ” sorusunun cevabını vermeye :

Arkadaşlar, neredeyse tüm turistik noktalara dolmuşlar ile ulaşabildiğiniz gibi, otobüslerle de her yere gidebilirsiniz. Ama tabiki şahsi arabanız olursa inanılmaz rahat edersiniz.

Lakin, özellikle temmuz ve ağustos aylarında ne Ölüdeniz’de, ne de Şehir Merkezi’nde park edecek yer BULAMAYABİLİRSİNİZ. Bunu baştan belirtelim. Çok kalabalıktır.

Ama dediğim gibi; Ölüdeniz, Çalış, Faralya, Saklıkent gibi önemli turistik yerlerin hepsine dolmuş var. Fiyatları da gayet uygun. 3-5 TL diyelim ortalama olarak. Taksiler de uygun.

Mesela otogara geldiniz. Şehir merkezindeki otelinize 15 TL’ye; Ölüdeniz’e 50 TL’ye gidebilirsiniz. 3-4 arkadaş olursanız çok da zorlamaz yani.

Yeme İçme: Fethiye’de Ne Yenir?

Ülkemizin önemli turistik bölgelerinden olan Fethiye’de ne yenir, nerelere gidilir hepsini teker teker anlatalım tabi. Kahvaltıcılarından tutun da, akşam nerede balık yenir hepsinin cevabı bende. Merak etmeyin.

Şimdi arkadaşlar, ben 100’e yakın restoranda yemiş-içmiş blogger arkadaşınızım. Yani zaten hep diyorum ya “Ailenizin Bloggerı” diye. Biraz o samimiyetle fethiye gezilecek yerler blog yazımda anlatayım isterseniz :

Burada adım başı restoran görürsünüz. Merkez’de ayrı; Ölüdeniz’de ayrı ; Kayaköy’de ayrıdır. İşte bu yüzden, size 20’den fazla restoran önerdim.

Burada laf kalabalığı olmasın istedim. Ayrı yazı yazdım. Nolur, gitmeden önce o yazımı okuyup, bana ondan sonra sorular sorun. İnanın çok çok çok kapsamlı yazı oldu. Fethiye Restoranları & Fethiye’de Ne Yenir linkinden inceleyebilirsiniz.

Fethiye Gezilecek Yerler

Nereye gidersem gideyim, buraların yeri bende her zaman bambaşka olmuştur. Bana Dünyanın en güzel yeri gibi gelir. Hatta hep soruyorlar “tek şansın olsa, nerede yaşarsın ?” diye. Ben hep “buradan başka yerde yaşamam cevabını verdim. Seviyorum. Ne yapayım !!!

Kelebekler Vadisi’nden Ölüdeniz’e, Likya Yolu’ndan Kabak Koyu’na kadar sanki tüm eşsiz güzellikler biraraya toplanmış gibidir bu coğrafyada.

Kordonu ayrı güzeldir, dağları ayrı. Balık pazarı ayrı keyiflidir, Faralya köyündeki gün batımı ayrı. İşte bu yüzden, şimdi sizlere 4-5 günlük rota Fethiye gezilecek yerleri çıkaracağım. Tek tek hepsini not alın derim :

Aşağıda merkezde ve Fethiye çevresinde gezilecek tüm yerleri tek tek sıralayıp anlattım. İlk durağımız, günbatımı ile birlikte huzurla yürüyebileceğiniz Yeni Etap Yürüyüş Bandı:

Bu plan için en az 3 gün ayırın. Eğer Ölüdeniz Tekne Turu ve Fethiye Tekne Turu da yapacaksanız en az 5 gün ayırın.

• Yeni Etap Yürüyüş Bandı
• Çalış Plajı
• Şehir Müzesi
• Kordon
• Balık Hali
• Paspatur
• Aşıklar Tepesi
• Amintas Kaya Mezarları (Kral Mezarları)
• Kayaköy
• Afkule Manastırı
• Hisarönü
• Ölüdeniz
• Kelebekler Vadisi
• Faralya & Kabak Koyu
• Likya yolu
• Karaağaç Alınca Köyü
• Yediburunlar
• Pınara Antik Kenti
• Saklıkent Milli Parkı
• Gizli Kent
• Yaka Gizli Vadi & Yakapark
• Tlos Antik Kenti
• Yeşil Üzümlü Köyü
• Kadyanda Antik Kenti
• Yanıklar Köyü
• Yeşil Vadi

1. Fethiye Yeni Etap Yürüyüş Bandı

Yeni Etap Yürüyüş yolu,  kordondan başlayıp, neredeyse Devlet Hastahanesi’ne kadar deniz kenarı boyunca devam ediyor. Bu bandı, belediye son 10 yılda inşa etti ve şehrimizin gururu oldu.

Şehirde yaşayan halkın istedikleri zaman sahil bandındaki koşu parkurunda koştuklarını, isteyenlerin ise çayını alıp sahilde gün batımı keyfi yaptıkları güzide bölgemizdeki huzuru mutlaka akşam üstü yaşayın derim.

İsterseniz bisiklet kullanabilir ya da yol boyunca harika günbatımı eşliğinde yürümeyi tercih edebilirsiniz.

Yeni Etap Yolu sabah sporu yapmak ve geceleri güvenli şekilde yürümek için de uygun.

Hatta geceleri ailenizle veya arkadaşlarınızla gelip piknik bile yapabilirsiniz.

Yeni Etap yürüyüş bandına her yıl ekleme yapılarak biraz daha uzatılıyor. Yol üzerinde ise oturup vakit geçirebileceğiniz birbirinden güzel mekanlar da mevcut yukarıdaki fotoğrafta gördüğünüz üzere. Hatta;

Size yol üzerindeki en iyi mekanları sıralayacak olursam;

• Marine Cafe Bistro
• Matisse Cafe & Restaurant
• Güzel yemek için Mancero ve Çarıklı Et
• Gece canlı müzik ve eğlence isterseniz de Ella ve Gold Semaver’i önerebilirim.

Fethiye otel arıyorsanız : Mutlaka Fethiye Otelleri linkinden tıklayıp inceleyin. Özellikle yaz mevsiminde çoğu otel dolu oluyor. Erkenden planlama yapmanızı öneririm.

2. Çalış Plajı

Yürüyüş banından devam edince, Çalış Mahallesi sizi karşılar. Burası, 4 km uzunluğunda upuzun plaj.

Özellikle İngilizlerin sevdiği mahalle. Gün batımı olağanüstü. Özellikle bütçeli fethiye oteller ve fethiye pansiyon hep bu mahallede bulunuyor. Denizi birazcık çakıllı ama her daim güzeldir.

Özellikle, kitesurf falan yapmayı seviyorsanız, Surf Cafe taraflarını seçebilirsiniz. Akşamları ise, sahil kısmında bulunan restoranlarda keyif yapabilirsiniz.

3. Fethiye Arkeoloji Müzesi

Ben gezi planınızı, önce Körfezi’ni görmeye başlayacak şekilde yaptım. Çünkü çoğu kişi, buranın güzel sahilini görmeden önce ön yargıya kapılabiliyor. O yüzden en huzurlu köşemizden başlayalım istedim. Şimdi ise, asıl gezimiz başlıyor.

Antik Çağ zamanındaki kentler bakımından oldukça zengin olan buraya kadar gelmişken, Müze’yi görmeden dönmeyin derim.

Ulaşım konusunda da merkeze oldukça yakın olduğu için rahatlıkla gezme imkanı bulabilirsiniz.

İlçe Müzesi, ‘arkeoloji’ ve ‘etnografya’ olmak üzere iki salondan oluşuyor. Bu iki salonda göreceğiniz tüm eserlerin neredeyse tamamı ilçemiz ve çevresinden derlenmiş ve binlerce yıllık dönemlerden kalmış.

Müzenin arkeoloji bölümünü oluşturan heykel, heykel başları, seramik, cam, metal ve sikkeler, Bizans Dönemi’nin sonuna kadar olan kısmı kapsıyor.

Ayrıca arkeoloji bölümünde bölgenin kültürünü ve tarihini anlatan önemli yazıtlar da bulunuyor.

1987’den bu yana hizmet veren müzede, kazılarda çıkan birçok eser sergileniyor.

• Yaz Açılış – Kapanış Saatleri: 09:00 – 19:00 (15 Nisan/2 Ekim)
• Kış Açılış -Kapanış Saatleri: 08:00 – 17:00 (3 Ekim/14 Nisan)
• Tatil Günü: Yok
• Giriş Ücreti: Ücretsiz

4. Fethiye Kordonu

Kordon, aslında yukarıda bahsettiğim Yeni Etap Yürüyüş Bandı’nın başlangıç noktasından, Marina’ya kadar olan kısmı kapsıyor. Burası ise, genelde günbatımına karşı çay içip denizi izlemek, yürüyüş yapmak, sabahları bisikletle tur atmak için güzel yer.

Buradan kalkan tekneler ile günü birlik 12 adalar tekne turu yapabilirsiniz. Kişi başı fiyatı 50 TL. Öğle yemeği dahil.

Bu arada, Kordon’da yan yana dizilip demir atmış onlarca yat ve tekne görürsünüz. Biz, geçenlerde Instagram hesabımda paylaştığım mavi tur fethiye yolculuğumuza buradan başlamıştık.

Kordon’un yazı da kışı da ayrı güzel olur. Mis gibi deniz kokusu almak ve güzel günbatımı seyri için mutlaka uğrayın derim. Ayrıca etrafında çok cafe ve restoran da bulunuyor. Bu şehirde hayat sakin ve yavaştır. Kafeye oturun ve gelip geçeni izleyin derim…

5. Balık Hali

Balık Pazarı’nın özelliği; çeşitte sınır tanımayan tezgahlardan istediğiniz taptaze balığınızı seçip beğenip almak ve çevresinde bulunan istediğiniz restorana pişirtmek. Ama dilerseniz, sadece pazarı da dolaşmak için buraya uğrayabilirsiniz. Lakin özellikle yaz mevsiminde, akşamları iğne atsanız yere düşmez.

Balık haline genelde burada gezmek için gelen yerli yabancı turistler akın eder. Sıcak ortamı vardır. Arkadaşlarınızla sohbet ederken rakı-balık yapabileceğiniz güzel mekanlar da bulunur.

Balık Hali, önceden sadece yerli esnafın kendi ürünlerini sattığı yerdi. Sonradan restorasyonu yapılarak keyifl lezzet durağı haline geldi. Yaklaşık 20 kadar tezgah hizmet veriyor. Etrafında da o kadar daha restoran bulunuyor.

Size önerebileceğim en iyi mekan kesinlikle Hilmi Balık Restoranı. Lezzetli meze ve salata eşliğinde seçtiğiniz ürünü ızgara, tava ya da odun ateşinde pişirerek size sunuyorlar.

Gerçekten işlerinde iyiler. Ayrıca fasıl keyfine denk gelirseniz, unutulmaz yemek keyfi yaşayacaksınız demektir.

Bütün mekanlar fix olarak balık pişirtme ücretine 8 TL alıyorlar. Yiyeceğiniz ekstra mezelere ve içeceğiniz alkole bağlı olarak fiyatlar artıyor ama kişi başı ortalama 50-100 TL’ye rahat keyif yaparsınız.

Bu arada balık konusunda Pehlivanlar Balıkçılık adresiniz olsun. Bizim tezgahımız. Selamımı söyleyin. Yardımcı olacak tezgahtaki arkadaşlar. Ben bir yerlerde olmazsam eğer, belki denk bile gelebiliriz…

6. Paspatur

Paspatur’a hem ilçenin kalbi hemde vitrini diyebiliriz. Marina ile Çarşı Caddesi arasında kalan Paspatur; renkli, samimi ve güzel birkaç sokaktan oluşuyor.

Balık halinde taze balığınızı yedikten sonra Paspatur’a kesin uğrayın, mesafesi çok yakın. Bu renkli güzel sokaklar, turistik ilçenin en eski yerleşim yerlerinden.

Zaten sokaklarında dolaşırken tarihi dokunun sıcaklığını hissediyorsunuz. Dar sokakların tarihi evleri, mistik yapısı, Paspatur’a deri otantik hava katıyor.

Hatta hikayesi eski yıllara dayanan Fethiye Hamamı da bu bölgede yer alıyor.

Toplam 5 sokaktan oluşan Paspatur’da; halı, deri, lokum, kuyumcu ve kıyafet mağazalarını bulabilirsiniz. Üzerine alışveriş yapabileceğiniz hediyelik eşya dükkanları da cabası.

Mesela geldiğinizde tatlı konusunda en ünlü şirketlerinden olan Servet Şekerleme‘den havuçlu bal kabaklı lokumu mutlaka yemelisiniz. İçerisinde hiç şeker yok ve tadı mükemmel.

Ayrıca mağazaların dışında Paspatur’a eğlenmek amacıyla da gelebilirsiniz. Mekanlar oldukça nezih ve güvenli. Özellikle hafta sonu ise tıklım tıklım.

Önerebileceğim en iyi cafe-barlar ise şöyle ;

• Elma
• Mecnun
• Deep blue
• Buzz bar
• Güzel müzikler eşliğinde kokteyl yapan “4 Corner” çatı barı da tercih edebilirsiniz.

Merkeze geldiyseniz mutlaka Paspatur’da dolaşın, o tarihi sokakları hissedin

7. Fethiye Aşıklar Tepesi

Yürümeye devam ediyoruz. Bugün iyice gezmeye devam edelim bakalım. Şimdi ise, istikametimiz şehri tepeden görebileceğimiz nokta olan Aşıklar Tepesi.

Karagözler’den başlayıp Kesikkapı Mahallesi’nde biten Aşıklar Tepesi, dağ üstünde kalan uzun yol kısmını kapsıyor.

Aşıklar Tepesi’nden Fethiye manzarası muazzam oluyor. Gün batımı ya da gün doğumunda limana yığılan tekneleri izlemek, muhteşemdir.

Buradan, heryer ayaklarınızın altında ve günün her saatinde mükemmel fotoğraflar çekebiliyorsunuz. Tepede piknik yapmak amacıyla masalar da bulunuyor ama öyle mangallık durum yok.

Buraya gelmişken ailenizle, eşiniz dostunuzla ve en önemlisi sevgilinizle gidip manzara ile mest olun derim.

Daha önceden ailecek gitmek biraz sıkıntı oluyordu, ortamı biraz rahatsızdı ama son düzenlemelerden sonra ailenizle rahatlıkla Aşıklar Tepesi’ne çıkabilirsiniz. Buradan güzel şehir manzarasının keyfini sürerken, beni de anmayı unutmayın !

Bu arada, buraya kadar gelmişken hemen 100 metre ilerisindeki Casa Margot Otelin barında veya El Camino Hostel’in barında bir şeyler içip manzaranın keyfini sürebilirsiniz.

8. Fethiye Amintas Kaya Mezarları (Kral Mezarları)

Aşıklar tepesinden devam ettikten sonra, kaleyi geçip artık iniş kısmına doğru ilerliyoruz. Şehir merkezinde bulunan Amintas Kaya Mezarları, dönemin en önemli eserlerinden ve hala ayakta kalmış nadide yapılar.

İşlenmeye yatkın kayalardan oluşturulmuş bu mezarlar, Likya Dönemi’nde statüsü yüksek kişiler için yapılmış.

Ahşap kirişleri andıran doğal kayaya oyulmuş mezarlara yaklaştıkça, büyüklüğü karşısında hayranlık duyuyorsunuz.

Merkeze yakın olan Amintas’a çıkmak için yüz basamaklı merdivenleri kullanıyorsunuz.

Eğer Likya Yolu’na gidip yürüyüş yaptıysanız, basamakları daha kolay çıkabilirsiniz. Eserin, çıktığınıza değecek manzarası ve görkemli yapısı var tabi ama şahsen ben, 100 kez gelmeme rağmen hala bu mezarları görünce aklım yerinden çıkıyor ve heyecanlanıyorum.

Sizin de, gotik yapısına ve işlemelerine hayran kalacağınıza eminim. Benzerlerini Dalyan’da da görebilirsiniz ama bence, gelmişken mutlaka uğrayın.

• Yaz Açılış – Kapanış Saatleri: 09:00 – 20:00 (15 Nisan/2 Ekim)
• Kış Açılış – Kapanış Saatleri: 08:00 – 17:00 (3 Ekim/14 Nisan)
• Tatil Günü: Yok
• Giriş Ücreti: 5 TL

9. Fethiye’nin Göz Bebeği: Kayaköy

Şimdi ise, arabaya atlamamız gerekiyor. Çünkü istikametimiz, buraların en en en önemli bölgelerinden birisi Kayaköy.

Listemde eski Rum köyüne değinmek istiyorum. O da tam beş bin yıllık tarihe sahip olan Kayaköy

Kayaköy, hayalet kente benzetiliyor. Çünkü önce Rumlar sonra da Trakyalılar tarafından terk edilmiş ve çok uzun sessizliğe bürünmüş.

Belki konuşsa anlatacağı çok şey vardır. Çünkü 20. Yüzyılda burada yaklaşık 10 bin kişi yaşıyormuş.

Şuan her yeri harap halde olmuş olabilir ama Kayaköy’de dev bir tarih yatıyor aslında. Kiliseleri, kütüphanesi, okulu, hastanesi, gümrük binası, binlerce konutu… Hepsi ayrı hikaye. Aslında Kayaköy, ayrıca anlatılması gereken derin bir değer. Ama ben özet olarak geçeyim dedim.

Tarih bakımından oldukça zengin olan bu hayalet şehri gidip yakından incelemenizi mutlaka öneririm. Ne demek istediğimi anlayacaksınız. Özellikle, tarih severler…

• Yaz Açılış – Kapanış Saatleri: 09:00 – 20:00 (15 Nisan/2 Ekim)
• Kış Açılış – Kapanış Saatleri: 08:00 – 17:00 (3 Ekim/14 Nisan)
• Tatil Günü: Yok
• Giriş Ücreti: 5 TL
• Müzekart ile bire yıl boyunca sınırsız ziyaret edebilirsiniz.

10. Afkule Manastırı

Denizden yaklaşık 400 kilometre yüksekte olan ve dik yamacın üzerinde bulunan Afkule Manastırı, sonsuzluğu hissettiğiniz deniz manzarasıyla adeta büyüleyici. Kayaköy’e kadar gelmişken de, olmazsa olmazlardan.

Elefterios adındaki keşişin, gözlerden uzak yaşam sürme isteğinden dolayı bu manastırı inşa ettiği düşünülüyor.

Manastırların böyle yüksek ve herkesten uzak yerlere inşa edilmesinin sebebi, keşişleri kimsenin rahatsız etmemesi ve tehlikelerden uzak durmak istemeleri. İşte bu coğrafyanın en önemli manastır da, Afkule manastırı. Giriş ücretsiz. Gelmişken, özellikle akşam üzeri uğrayın.

Kayaköy’e ve Ölüdeniz’e yakın olan bu manastırda mutlaka ama mutlaka bir gün batımına şahit olun derim. Muazzam manzarası var.

11. Fethiye Gece Hayatı Kalbi: Hisarönü

Kayaköy’den araçla yolumuza devam ediyoruz. Çam ağaçlarının gölgesinde, tertemiz dağları aşıp, Hisarönü gezilecek yerler yazımızda sıradaki durağımız oluyor.

Hisarönü; barlar sokağının, çin restoranlarının, hediyelik eşya dükkanlarının bulunduğu oldukça hareketli ve renkli bir yer. Sadece buralarda binlerce İngiliz turistin evi var.

İşte bu misafirlerimizin de en çok yaşamayı sevdikleri yer Hisarönü. Bu yüzden, Hisarönü küçük bir İngiliz mahallesi gibidir.

Gündüz pek olayı yoktur. Ama geceleri rengarenk ve capcanlıdır. Mekan önerisi için ise :

• ‘Talk of Town’ : Genelde şov kafasında hizmet veren mekan
• Revolution, Grand Boozy, Timeout gibi mekanlarda ise, club havasını yaşayabilirsiniz.

12. Fethiye’nin En Mavisi: Ölüdeniz

Ölüdeniz sadece Türkiye’nin değil, Avrupa’nın da en iyi 10 en ünlü yerinden birisidir. Eskiden belediye iken, artık burası mahalle olarak biliniyor.

Denizin masmavi büyüleyici tonunu, çam ağaçlarının huzur dolu yeşilini, gün batımındaki o efsane kızıllığını ne kadar anlatmaya çalışsam da, kesinlikle gidip o güzelliği yerinde hissetmeniz gerekiyor.

Ölüdeniz, şehir Merkez’ine yaklaşık 13 km uzaklıkta

Biliyorum. Ölüdeniz hakkında apayrı yazı yazmam lazım ama buradan da özetle Ölüdeniz’e gelmeyi planlayanlara kısa rehber çıkaralım.

Mavi tonlarının iç içe geçtiği renk armonisiyle size özgürlüğü anımsatan Ölüdeniz, yaklaşık 2 kilometrelik uzun kumsala sahip.

Doğal lagün görünümüne sahip olan Ölüdeniz, aslında 2 bölgesi ile meşhurdur : O fotoğraflarda gördüğünüz lagün kısmı ve hemen sahilin başladığı kısım. Lagün’ün olduğu bölgenin adı Ölüdeniz Tabiat Parkı veya Lagün’ü diye geçiyor. Sahilin başladığı, dağın olduğu kısım ise Belcekız Plajı olarak biliniyor.

Lagün’ün olduğu yere giriş ücretli. Ama Belcekız Plajı’na ücretsiz şekilde havlunuzu serip keyif çatabilirsiniz. Lagün kısmında deniz sakindir. Ama Belcekız’da dalgalı olabilir.

Fiyatlar ise, merkeze göre ortalama %20 daha pahalıdır. Oteller ve küçük konaklama tesisleri bulunur ama özellikle yaz mevsiminde yer bulmak imkansıza yakındır.

Bölge 950 hektarlık alanı kaplıyor. Bu alan, Sit bölgesi ve özel çevre koruma alanı içerisinde…

Gün içerisinde, sahilden kalkan tekneler ile 1 günlük Ölüdeniz tekne turu gezisi yapın derim. Pek keyiflidir. Öğle yemeği dahil ortalama 1 kişi 50 TL fiyatı var.

Ayrıca Ölüdeniz’de mutlaka ama mutlaka fethiye yamaç paraşütü deneyin. Reaction firmasını tavsiye ederim. En son kişi başı 500 TL civarında idi. Hatta uçmasanız bile, arabanızla Babadağ’a tırmanın. Yol güzel. Özellikle gün batımı anını muhakkak ömrünüzde bir kez görün.

Aynı zamanda yeni açılan teleferik ile de Babadağ’a gidip, manzaranın tadını çıkarabilirsiniz.

Bu arada, Ölüdeniz’in hemen ilerisinde, Kıdrak Tabiat Parkı olarak geçen sahil var. Burası daha sakin olur ama denizi hep dalgalıdır. Giriş kişi başı 5 TL.

Yani anlayacağınız, Ölüdeniz gerçekten özel bir yer. Ve özellikle son zamanlarda yerli yabancı birçok turist akın akın buraya geliyor. Merak etmeyin. Ayrıca Ölüdeniz gezi yazısında uzunca yazıcam ama şu anda bu kadar bilgi, plan yapmanız için yeterli olur. Son olarak :

Ölüdeniz’de sürat teknesi ile koy koy gezmek isterseniz Nail Kaptan ile görüşün. Genelde 10:00-14:00 veya 14:00-18:00 arasında dolaştırıyor. Harika koylara götürüyor. Tur başı 200-300 TL talep ediyor. Bence Ölüdeniz’deki koyları görmeden dönmeyin derim. Telefon : 0535 404 02 02

13. Fethiye Kelebekler Vadisi

Ölüdeniz’den, dağları takip ederek masmavi denizi sağımıza alarak yolumuza devam ediyoruz.

Endemik bitkilerin çeşitliliğiyle meşhur Babadağ eteklerine muazzam güzellik katan Kelebekler Vadisi, adını seksenin üzerinde kelebek türünü bünyesinde barındırmasından alıyor.

Kendine has güzelliklerinden dolayı birinci derecede doğal sit alanı kabul edilen Fethiye Kelebekler Vadisi, her geçen yıl yerli ve yabancı birçok turist ilgi gösteriyor.

Faralya mahallesinden başlayıp 50 metre yüksekten dökülen şelalesi ve bembeyaz kumsalıyla ziyaretçilerine mükemmel atmosfer sunuyor.

Kelebekler Vadisi hakkında en zor şey sanırım ulaşımı. Kelebekler Vadisi’ne gitmek için Ölüdeniz’den kalkan tekneleri kullanabilirsiniz. Bildiğim kadarıyla 20 tl ücreti oluyor.

Ya da Faralya’dan Kelebekler Vadisi’ne dağ yolundan inebilirsiniz. Ama bu yolu inmek epey zorlu ve meşakkatli.

Çünkü bazı yerlerde kayalar çok fazla dikleşiyor. Zaten bu zorlu yoldaki tırmanışlar halat ve bir rehber eşliğinde yapılıyor.

Kelebekler Vadisi’ne ulaştığınızda pırıl pırıl deniz sizi karşılıyor. Vadi’ye tekneyle ulaşım sağladıysanız, sahilde kamp kaydınızı yaptırmanız gerekiyor.

Bu arada, eğerki Kelebekler Vadisi’nde konaklama yapmayacaksanız, saat 17:00’a kadar sahilde vakit geçirip yine tekneyle geri dönmeniz gerekiyor. Ya da isterseniz Faralya’ya giden yoldan zorlu çıkış yapabilirsiniz.

Ayrıca, kişi başı 80 TL’den başlayan fiyatlarla Kelebekler Vadisi’nde konaklayabilirsiniz.

Lüx Bungalovların özelliği, kendi içerisinde duş ve tuvalet olması. Tüm çadır ücretlerine açık büfe sabah kahvaltı ve akşam yemek de dahil. Su, elektrik gibi temel ihtiyaçlarınızı rahatlıkla karşılayabiliyorsunuz.

Bu arada, yukarıda bahsettiğim Ölüdeniz kısmındaki fethiye tekne turları, Kelebekler Vadisi’ne de uğruyor. Bilginize. Detaylara Kelebekler Vadisi  yazımdan ulaşabilirsiniz.

14. Faralya & Kabak Koyu

Dağlara hayran olup, denizden esen meltemin peşine düşmeye devam ediyoruz. Son yılların gözde köyü, oteller konusunda beni benden alan Faralya, merkeze 25, fethiye Ölüdeniz için 10 kilometre uzaklıkta bulunuyor.

Sit alanı ilan edilen bu yörenin her tarafından tarih ve doğal güzellik fışkırıyor. Faralya; Roma ve Likya kalıntılarının yanı sıra, Kelebekler Vadisi ve Kabak Koyu’nu da çevresinde saklı tutan cennet adeta…

Yüzü Akdeniz’e bakan, sırtını Babadağ eteklerine yaslamış kızılçam ormanlarıyla kaplı bu köy, Hisar Mahallesi, Orta Mahallesi ve Kabak Mahallesi olmak üzere üç ayrı mahalleden oluşuyor.

Köyün hemen girişinde bulunan Orta Mahalle, Kelebekler Vadisi’ne bakıyor. Kabak Mahallesi’nin alt kısmında ise güzel Kabak Koyu uzanıyor.

Faralya’dan doğa içinde yürüyüş yaparak yarım saatte muhteşem Kabak Koyu’na ulaşabilirsiniz. Yürümek istemezseniz, Faralya son durakta dolmuş ve taksiler de bulunuyor.

Bu arada Kabak Koyu, sanırım Türkiye’deki en güzel koylardan. Doğanın tam kalbinde yer alıyor. Denizi, ağaçları ve huzuru ile kaçılası yerlerden.

Sezsizliği, sakinliği, dağ manzarasını, denizi ve orman kokusunu bir arada sunan Faralya’ya bir günlüğüne de olsa gidin derim.

15. Likya Yolu Başlangıç Rotası

Biraz lafa çat diye ortadan dalacağım ama, buralara kadar gelmişken Likya Yolu’na da hafiften dokunmadan olmaz.

Dünyanın en güzel manzaraları eşliğinde Fethiye’den Antalya’ya uzanan unutulmaz yürüyüş rotası olan Likya yolu, Antik Çağ’da Likyalılar tarafından ticaret yolu olarak kullanılmış.

540 kilometrelik yürüyüş rotasıyla birçok kaynakta dünyanın en iyi 10 uzun mesafeli yürüyüş rotasından biri olarak gösteriliyor.

Ayrıca Türkiye’nin de ilk uzun mesafeli yürüyüş rotası olarak geçiyor ve bu yüzden her yıl profesyonel yürüyüş yapan olsun olmasın, herkes Likya Yolu’nda 1 -2 saat de olsa yürümeyi tercih ediyor.

İşte buralara kadar gelmişken, mutlaka Likya Yolu parkurlarını da yürüyün. Zaten videoda anlattım. Özellikle Faralya ve Kabak Koyu Fethiye taraflarında harika rotalar var.

Zaten buraya gelen çoğu turist, ya denizde keyif yapıyor, ya da bizim yaptığımız gibi bölgedeki Likya Yolu parkurlarını yürüyor.

16. Karaağaç Alınca Köyü

Şimdi. Sizi, Kabak Koyu’na kadar getirdim. Buradan sonra ister yürüyerek gidin, isterseniz videolarda da göreceğiniz üzere arabalarınız ile gidin, göreceğiniz manzaralar aynen aşağıdakiler gibi olacak.

Instagram’da paylaşınca binlerce mesaj aldığım Karaağaç-Yediburunlar Likya Yolu rotasına ayrıca değinmem lazım.

Likya Yolu üzerinde zorlu parkuru olan Alınca Köyü, son dönemlerde yeni keşfedilmeye başlanan bir yer.

Bu yüzden etraf çok sessiz. Yerleşim ve işletme oldukça kısıtlı. Ben de Likya Yolu’nu yürürken tesadüfen Catchy Camping konaklama yeriyle karşılaştım.

İşletmecileri o kadar sıcak kanlı insanlar ki hemen kaynaştık. Hatta kendisiyle röportaj yaptık ve Likya Yolu hakkında çok güzel önerileri oldu.

Catchy Camping’in muhteşem manzarası var. Likya Yolu’nu yürürken orada mola vermek iyi geldi bizim için.

Biz konaklama yapmadık. Güzelce menemen yiyip dinlendik ve tekrar yola koyulduk.

Eğer siz konaklamak isterseniz fiyatlar şu şekilde;

• İki kişi manzaralı odalarda kalmak 250 TL,
• Arka tarafındaki huzurlu bungalov evlerde kalmak kişi başı 100 TL,
• Çadırda kalmak isterseniz de kişi başı 65 TL,

Fiyatlara sabah kahvaltısı ve akşam yemeği dahil. Yemekleri güzel, seri üretim değil. Özellikle doğaseverler Likya Yolu’nu yürürken mutlaka uğramalı.

Bunları çat diye söylüyorum ama Likya Yolu yazımı okumadan da asla plan yapmayın. Orada her şeyi anlattım.

17. Yediburunlar

Yukarıda bahsettiğim Likya Yolu rotamda devam edelim. Karaağaç Köyü’ni geçtikten sonra, sizi belki de en huzurlu köşeme, Yediburunlar’a götürüyorum.

Sessizliği bozan tek şeyin doğa sesleri olduğunu düşünün. Sakin, sessiz, herkesten uzak ve doğayla iç içe kalmak isterseniz, kesinlikle Yediburunlar’ı tercih edebilirsiniz.

Yediburunlar, Karaağaç Köyü’nün hemen ilerisinde bulunan bölge ve adından da anlaşılacağı üzere denize uzanan 7 adet kıyı burnundan oluşuyor.

Yediburunlar, aynı zamanda Likya Yolu’nu da kapsıyor ve en keyifli parkurlar arasında bulunuyor. Aşağıdaki fotoğraftan ne demek istediğimi görebilirsiniz.

Biz Likya Yolu’nu yürürken Yediburunlar Lighthouse’da 1 gece konakladık. Zaten tepedeki tek konaklama yeri burası.

Otelin manzarasına söyleyecek sözüm yok. Gerçekten huzurlu ve tepede olduğunuz için bulutların üzerinden denizi izliyormuş gibi hissediyorsunuz. Şu Linkten oteli inceleyebilirsiniz.

Lighthouse, vejetaryen mutfak yemekleri yapıyor. Sebze sevmiyorsanız, aç kalacağınızı düşünmeyin. Pirinç köftesi, patlıcan yemeği ve diğer çeşitleri muhteşem.

Ben, buraya kadar gelmişken size bir yerden daha bahsetme istiyorum. Ama şöyle durum var : Burası, adı olmayan bir koy. Size bu koyu nasıl anlatayım, ne diyeyim bilemiyorum.

Sanki masallardan karenin içine dahil oluyormuş gibi his yaşıyorsunuz. Denizin o açık mavi tonu muhteşem ve kimsecikler yok. Sadece size özel…

Sakin ve denizi mükemmel bir yerde kamp yapmak isterseniz, burası tam anlamıyla cennet. Sadece geliş yolu çok sıkıntılı, yollar epey taşlı ve bozuk.

Yani buraya gelmek için ya arabanızın ya da tabanlarınızın sağlam olması lazım. Ama saklı bir cennet olan bu yerde huzurla yüzmek için değer diye düşünüyorum.

18. Pınara Antik Kenti

Şimdi ise, sizi merkezden biraz daha uzaklaştıracağım. Uzaklaştırmak derken, 30 dakika kadarcık. Özellikle Antik Kent severler, şimdi anlatacaklarımı iyi dinlesinler.

Fethiye’ye 45 kilometre uzaklıkta, Minare Köyü yakınında bulunan Pınara; kaya mezarları, lahit mezarlar, sur duvarları, hamam, tiyatro, agora, odeon gibi yapıların kalıntılarını barındırıyor.

Likya dilinde “yuvarlak” anlamına gelen Pinara’ya ait tarihi kayıtlar son derece az. Ama zengin mimari kalıntılardan anlaşıldığı üzere, Antik Çağ’ın refah içinde yaşayan önemli kentlerinden biriymiş.

Eğer tarihe düşkünseniz ; Buraya kadar gelmişken, Xanthos ve Letoon Ören Yerleri’ni de görmenizi öneririm. Hepsi, günümüzde halen en önemli Antik Kentler arasında yer alıyor.

Saklıkent’e 35 dakikalık mesafede bulunan Pinara Antik Kenti’ni, Patara ve Tlos ile aynı gün içerisinde ziyaret edebilirsiniz. Zaten onları da aşağıda anlatacağım.

• Yaz Açılış – Kapanış Saatleri: 09:00 – 20:00 (15 Nisan/2 Ekim)
• Kış Açılış – Kapanış Saatleri: 08:00 – 17:00 (3 Ekim/14 Nisan)
• Tatil Günü: Yok
• Giriş Ücreti: Ücretsiz

19. Saklıkent Milli Parkı

Yaklaşık 25 yıl önce yerli çoban tarafından bulunan eşsiz doğal güzellik Fethiye, Saklıkent Kanyonu, 1996 tarihinde “Saklıkent Milli Parkı” ilan edilerek koruma altına alınmış durumda.

Eşen Çayı’nın kolu olan Karaçay’ın oluşturduğu Saklıkent Kanyonu, Antalya’ya yaklaşık 200 km, Fethiye ise 47 km, Kaş’a ise 64 km uzaklıkta bulunuyor.

Mutlaka Kaş Tatili İçin 14 Neden yazımı okuyun

Doğal oluşum ile suyun kalkerli araziyi aşındırması sonucu günümüzdeki şeklini alan kanyon; yerden kaynayan suyu, etraftaki yamaçlardan dökülen şelaleleri ve içinizi huzurla dolduran suyun sesiyle adeta insanı mest ediyor.

Yazın şehir merkezinin kavurucu sıcağından bunalanlar için Saklıkent, tam anlamıyla kurtarıcı melek… Dağlardan akan o çayın soğukluğu, her yere inanılmaz serinlik katıyor.

Saklıkent’te yazın sıcağından kurtulmanın yanı sıra; su sporları, rafting, doğa yürüyüşü, olta balıkçılığı, piknik ve çamur banyosu da yapılabilirsiniz.

“Peki Saklıkent’e nasıl gidilir?” onu da hemen anlatayım. Özel aracınız varsa şehir merkezinden, Kayadibi Köyü’ne doğru gidin. GPS’iniz varsa Saklıkent yazın. Direk çıkıyor. Yaklaşık 30-40 dakikada kanyon girişine ulaşırsınız. Ayrıca girişte aracınızı da bırakabiliyorsunuz.

Toplu taşıma ile gidecekseniz, Merkezden Saklıkent, Fethiye dolmuşlarıyla yaklaşık 1 saatte kanyonda olursunuz.

Diğer bir alternatif de turlara katılmak. Turun ücreti ise kişi başı 60-70 TL civarında. Turlarda hem bölgedeki Tlos, Gizlikent ve Saklıkent görülüyor. Hem de öğle yemeği fiyata dahil oluyor. Bu turlarda en zevkli şey ise su savaşları. Gidince ne demek istediğimi anlayacaksınız. Cadi and jeef safari firmasını öneririm. Güzel çocuklardır.

• Saklıkent Giriş – Çıkış Saatleri: 08:45 – 19:30
• Saklıkent Giriş Ücretleri: Tam 7, Öğrenci 3,5

Son olarak suyun içinde ve kayalarda daha rahat yürümek için orada satılan lastik ayakkabılardan da alabilirsiniz. Fiyatı 15 TL. Kiralamak isterseniz de 4 TL.

Bizim gibi almamazlık yapmayın. Taşlar ayaklarınızı acıtıyor çünkü. Ve bazen kayalara tırmanmanız gerekiyor. Plastik ayakkabı kiralarsanız çok daha rahat hareket edersiniz.

Bu arada, Saklıkent’te iyice enerji harcadıktan sonra, hemen kanyonun girişindeki restoranlarda yemek yiyebilirsiniz. Et, balık, gözleme v.s. ne ararsanız uygun fiyata bulabilirsiniz.

20. Gizli Kent

Saklıkent’e kadar gelmişken, olmazsa olmazlardan ve çok az kişinin bildiği nadide yerlerden birisinden bahsetmeden olmaz. 300 metre yürümeye; 250 basamak inmeye değecek bir yerden bahsetmek istiyorum. Onun adı “Gizli Kent”.

Gizli Kent, Saklıkent’in hemen 1 km kadar berisinde bulunan, yemyeşil doğanın içerisinde kimseler görmesin diye yaratılmış nadide bir güzellik.

Giriş ücretinin olmadığı, yemyeşil ağaçların vadiyi sarmalayarak insanı muhteşem manzarada sürüklediği, yolun sonunda ise, insanı hayran bırakan şelalesinin olduğu muhteşem bir yer burası.

Gizli Kent’in yorucu yolunu yürüdükten sonra, tesisin bulunduğu yerde Tava Dondurma’dan da bahsetmeden olmaz tabi. Bunu tatmadan, asla dönmeyin derim. 1 tanesinin fiyatı ise 7.5 TL ama verdiğiniz her TL feda olsun doğrusu.

21. Yaka Gizli Vadi & Yakapark

Saklıkent’i gezdikten sonra, Yaka Gizli Vadi’ye ya da Yakapark’a mutlaka uğrayın derim.

Yer sofralarının hemen dibinden akan buz gibi suyun serinliği ile güzel yemekler yiyerek mükemmel bir mola verin.

Bu iki işletmenin güzel de kampanyası var. Suda 5 dakika durana ücretsiz içecek, 15 dakika durana hem içecek hem de yemek veriyorlar.

Başta durabilirim diye düşünüyorsunuz ama su dağdan gelen doğal kaynak suyu olduğu için soğuk oluyor. Haliyle girmenizle çıkmanız da bir oluyor.

“Peki Şelale Yakapark’ta ne yiyebilirim?” diyenlere;

• Havuzlardan kendi ellerinizle yakalayacağınız alabalık,
• Her gün taze hazırlanan zeytinyağlı mezeler,
• Taş fırında güveçte pişirilen etli – etsiz sıcak köy yemekleri,
• Toprak sactan yeni çıkarılmış sıcak köy ekmeği ve üzerinde eriyen tereyağı,
• Odun ocağında yapılan gözleme ve yayık ayran, yanında da çökelek ve domates…
• Yeni sağılmış süt ve köy yumurtalarıyla yapabileceğiniz keyifli bir açıkbüfe kahvaltı…

Çınar ağaçlarının gölgesini, akan suyun serinliğini, rengarenk çiçeklerin kokusunu hissederek huzur içinde yemek yemek, insanı inanılmaz rahatlatıyor. Burası tam keyif yeridir.

22. Tlos Antik Kenti

Tlos, bu bölgedeki kalıntıların çoğunu oluşturan Likyalıların en önemli yerleşim yerlerinden birisi ve bence Saklıkent’e kadar gelinmişse mutlaka görülmeli.

Yaka Köyü sınırları içinde bulunan ve şehir merkezinin 42 kilometre doğusunda kalan bu antik yerleşim, geniş alana yayılmış coğrafyaya sahip.

Öyle ki Tlos hakkında bazı kaynaklarda, ‘şehir’ ifadesi yerine ‘ülke’ denmesi daha uygun görülmüş. İşlenebilen kayalara oyulmuş tapınak mezarları, surları, kaleleri savunmaya elverişli dağlık arazi yapısıyla oldukça dikkat çekici.

Eğer Saklıkent’e geldiyseniz, 10-20 dakika uzaklıktaki bu antik şehri de görmenizi öneririm.

• Yaz Açılış – Kapanış Saatleri: 09:00 – 20:00 (15 Nisan/2 Ekim)
• Kış Açılış – Kapanış Saatleri: 08:00 – 17:00 (3 Ekim/14 Nisan)
• Tatil Günü: Yok
• Giriş Ücreti: 5 TL
• Müzekart ile bire yıl boyunca sınırsız ziyaret edebilirsiniz.

23. Yeşil Üzümlü Köyü

Son zamanlarda ‘Kuzugöbeği Mantar Festivali’ ile ünlenen Yeşil Üzümlü Köyü, şehir merkezine 23 kilometre uzaklıkta bulunuyor.

Festival genelde nisan ayında yapılıyor fakat fethiye hava durumu şartlarına ve mantarların toplanma zamanına göre düzenlendiğinden, net tarih verilmiyor.

Festivalin bu kadar ünlenmesinin sebebi ise, bağırsaklara ve mideye iyi gelen Kuzugöbeği Mantarı’nın nadir yetişen tür olması…

Ayrıca köy; üzüm bağları, ev yapımı şarapları ve ‘dastar’ adı verilen meşhur dokumalarıyla da ünlü.

Deniz seviyesinden 700 metre yüksekte olması, köyü nemden uzak tutuyor. Gittiğinizde zaten bunu fark ediyorsunuz. Hava durumu fethiye de sizi rahatsız etmiyor. Özellikle yaz mevsiminde biraz nefes almak için uğrayabilirsiniz.

Osmanlı döneminden kalma evlerin tarihi dokusu, çam ormanının içindeki huzuru ile sakin, şirin belde burası…

Ayrıca Kadyanda Antik Kenti’nin de hemen yanı başında bulunuyor. Üzümlü’ye kadar gelmişken uğrayabilirsiniz.

24. Kadyanda Antik Kenti

Kuşbaşı olarak Fethiye manzarası görebilen Kadyanda, çok eski kalıntılarıyla günümüze kadar gelen Likya kenti…

Bir kısmı Helenistik Döneme, bir kısmı da Roma Dönemi’ne ait olan yapılar; tiyatro, hamam, toprak altı sarnıç, koşu pisti, şehir duvarları gibi işçiliği kaliteli olan eserlerden oluşuyor.

Bu kadar fazla kalıntının beraber bulunması ve şehrin surlarla çevrili olması, zamanında ne kadar büyük bir kent olduğunun kanıtı…

Fethıye’ye 24 kilometre uzaklıkta bulunan kente giden bir kısım yol, yukarıda anlattığım Üzümlü’den geçiyor.

Ayrıca 1992 yılında antik kente, daha rahat gezilebilmesi adına 2,5 kilometre uzunluğunda gezi yolu yapılmış.

• Yaz Açılış – Kapanış Saatleri: 09:00 – 19:00 (15 Nisan/2 Ekim)
• Kış Açılış – Kapanış Saatleri: 08:00 – 17:00 (3 Ekim/14 Nisan)
• Tatil Günü: Yok
• Giriş Ücreti: Ücretsiz
• Müzekart ile bire yıl boyunca sınırsız ziyaret edebilirsiniz.

25. Yanıklar Köyü

Göcek yazımda göcek yolunda bulunan Yanıklar köyü, turizm bölgelerine yakın olmasına rağmen, daha sakin kalmayı başarabilmiş pilot bölgelerden biri…

Kırsal dokuyu koruyan ve daha çok tarımsal turizme yönelik olan köyde her şey o kadar doğal ki tavuğu bile kendiniz besleyerek yumurtasını alıyorsunuz.

Güler yüzlü samimi insanların sıcaklığı ve sahildeki hamakta huzur içinde saatlerce sallanmak, inanın şehir karmaşasından çıktıktan sonra inanılmaz iyi geliyor.

Yürüyüş yollarının, muhteşem günbatımının, sessizliğin, doğallığın yeri olan bu köye yoga yapmak isteyen gruplar da oldukça fazla geliyor.

Diğer tıklım tıklım dolu olan sahil yerlerindense burası yoga açısından tabii ki muazzam bir yer.

Zaten Fethiye’yi ayrı seviyorum ama Yanıklar Köyü yaşadığım yer olduğu için burayı daha başka seviyorum.

İstanbul’un karmaşasından sonra Yanıklar’a gelip sahilde huzurla yürüyüş yapmak beni fazlasıyla deşarj etmeye yetiyor. En sakin plajlardan bir tanesi olan Kara Ot Plajı da burada yer alıyor.

26. Yeşil Vadi

Fethiye, Yeşil Vadi için şehir merkezine en yakın vadi diyebiliriz. Yanıklar Köyü’nde bulunan vadinin şehir merkezine uzaklığı sadece 20 kilometre…

Yeşil vadi, Yanıklar Köyü’ne geldiğinizde kesinlikle uğramanız gereken bir yer. Yerli yabancı birçok ziyaretçisinin olduğu Yeşil Vadi’de şunları yapabilirsiniz:

• 20 km uzunluğundaki kanyonda dağ yürüyüşü,
• Bölge içinde yüzme ve balık tutma,
• Doğal köy kahvaltısı, sıcak bazlama, özel pişirim ekmek, pide, pizza, lahmacun, soğuk – sıcak meze, ızgara ve her türlü et çeşidini bulabilme,
• Sahada futbol ve voleybol oynama,
• Konaklama için çadır kampı ya da apartta kalma imkanı, (kendi çadırınızı da getirebilirsiniz.)
• Günlük ağaçlarının altındaki minderli ahşap köşklerde yemek yeme…

Eğer ailecek geliyorsanız, çocuğunuzun oynaması için oyun alanları da düşünülmüş.

Ayrıca araçlar için özel gölgelik otoparklar da var ve ücretsiz.

Gürül gürül akan masmavi çaya kendinizi atıp serinlemek, taş fırında pişmiş taze balık yemek, ağaç üstüne kurulan çadırda uyumak ve yemyeşil ağaçların altında ruhunuzu dinlendirmek için Yeşil Vadi’ye mutlaka gelin derim.

İşletmesi henüz yeni yeni oturuyor. Eksikleri var. Ama doğası, bence her şeyi telafi ediyor. Baştan uyarı : Lütfen salıncaklardan çaya atlarken dikkat edelim. Biliyorum çok heyecanlanıyorsunuz ama önce sağlık ve etrafımızdakilere saygı !!!

Gördüğünüz gibi Fethiye’de görecek, anlatacak daha çok yer var. Eğer Fethiye’ye gelip, kapsamlı bir şekilde gezmeyi düşünürseniz Fethiye’de Gezilecek En Güzel 37 Nokta yazısına da bir göz atın derim. Oradan da kapsamlı Fethiye önerilerine ulaşabilirsiniz. Gezilecek yerler bittiğine göre, sıra geldi Fethiye gece hayatı önerilerine.

Fethiye Gece Hayatı

Burası yıl içerisinde daima enerjisini korur. Derin tarihi ve muazzam manzaralarıyla da kendine hayran bırakır.

Bu yüzden buraya gelen tekrar gelmek ister. Hatta buradaki renkli aktivitelere, köylerdeki huzura ve canlı gece hayatına özlem duyar.

Ben de bu başlık altında eğleneceğiniz mekanları sizin için bölge bölge sıralamak istedim.

Hisarönü Barlar Sokağı:

Gece hayatı denilince ilk sırada Hisarönü gelir. Faklı konseptteki barları her zaman canlı olur ve tıklım tıklımdır. Hisarönü’nde size önerebileceğim bazı mekanlar:

• Revolution: Hisarönü gece hayatı mekanlarının önde gelen en büyük gece klubü. Özellikle İngilizlerin doldurduğu mekan, ünlü DJ performansları ile sabahın ilk ışıklarına kadar hizmet veriyor.
• Time Out Clup: Fiyatların makul olduğu Time Out’u, genellikle Türk tatilciler tercih ediyor. Karaoke ve dans etkinliklerinin yapıldığı mekanda gece yarısından sonra eğlence daha fazla yükseliyor.
• Grand Boozy: Hisarönü gecelerinize bir başka seçenek de Grand Boozy. Hemen Revolution ile yan yana.

Paspatur Barlar Sokağı:

Paspatur Barlar Sokağı, Hisarönü’ne göre bir tık daha gürültüsü az olan bir yer. Çarşı’da bulunan Paspatur, özellikle genç kitlenin vazgeçilmez adresi.

Canlı müzik mekanlarına giriş ücreti ödemeden girebiliyorsunuz ve fiyatlar da makul. Paspatur’da size önerebileceğim bazı mekanlar:

Mejnun Clup: Mekan tasarımı çok iyi, ortamı capcanlı ve kokteylleri harika olan gece klubü.

Car Cemetery: Yaz kış açık olan Car Cemetery, şehrin en eski mekanlarından… Rock tutkunları gecenin geç saatlerine kadar içeride dans edebilir ya da dışarda keyifle oturup sohbet edebilir. Haftanın belirli günlerinde canlı müzik oluyor.

Elma Music & Dance: Yeni açılmasına rağmen konsepti, ortamı ve kalitesiyle herkesin sevgisini kazanmış mekan. Diğer mekanlara göre bi tık pahalı ama değiyor. Türkçe müzik seviyorsanız deneyin derim.

Kum Saati Bar: Elektronik müzik seviyorsanız, iyi müzik ziyafeti için Kum Saati’ni tercih edebilirsiniz. Kum Saati’nde içkinizi yudumlarken sakince nargilenizi de içebilirsiniz.

Fethiye’de Nerede Kalınır? Otel Önerileri

Otelleri, Fethiye pansiyonları, kamp alanları, tatil köyleri, kiralık evleri ile konaklama konusunda öyle zengindir ki; size ayrı yazı yazmak zorunda kaldım.

Gece hayatı, binlerce yıllık tarihi antik kentleri ile vallahi diyorum Fethiye gezilecek yerler arasında fıstık gibi yerdir. Bir çok fethiye seyahat sever tam gezemez bizim memleketi. O yüzden elimden geldikçe yazımda güzel bir gezi rehberi yaratmak istedim. Aşağıdaki sosyal medya hesaplarımdan da zaten bolca paylaşımlar yapıyorum. Umarım, bu güzel ve sakin ilçemize gelip, mutlu ayrılırsınız. Hayal edin. Düşün peşine…